30 Nisan 2013 Salı

Trendy Saç Aksesuarları

30 Nisan 2013 Salı
Görüntüye hareket katmak için en etkili yollardan biri saç aksesuarı kullanımı.Saç aksesuarlarına özel olarak bir düşkünlüğüm var,malesef istendiğinde arayıp bulunan güzellikler değiller genellikle öylesine çıkılmış bir alışverişte ya da umulmadık bir anda kendilerini gösterirler :) işte öyle zamanlar geldiğinde fırsatları kaçırmamak ve hemen beğenilen modelleri edinmek lazım :)
Burada olduğu gibi sıradan bir örgü modelinin bile havasını değiştirebiliyor ufak bir kurdele,bende yazın renkli renkli kurdelelerle bu saç modelini çok beğeniyorum :)
Gece gezmeleri ya da özel günler içinde taşlı taçlar,saç bantları ya da bu topuzda olduğu gibi ışıltılı tokalar kullanabilirsiniz.
Özellikle kelebekli yeşil tokayla kolyenin uyumuna bayıldım :)
Saç aksesuarlarını çok başarılı kullanan isimlerden biri Rihanna,özellikle büyük fiyonk modelleri saçına inanılmaz yakıştırıyorum,bu model benimde favorilerim arasında :)
Burada olduğu gibi değişik tasarımlarda mevcut,önemli olan aksesuarla saç modeli ve kıyafet arasındaki uyumu sağlamak diye düşünüyorum ben :) 
Zooey Deschanel'de yine saç aksesuar kullanımında mükemmeliği yakalayanlardan :)
Şu tokası ve tacının güzelliğine baksanıza :) Peki bunlar arasından sizin favori aksesuarınız hangisi ?

BB ve CC Kremler Arasındaki Farklar Nelerdir?

Bildiğiniz gibi BB kremlerin etkisi hala sürerken bazı markalar CC kremleri piyasaya çıkarmaya başladılar bile.Peki BB ve CC krem arasındaki fark nedir hep beraber bi bakalım;
Nemlendirme, Koruma,cilt tonunu dengeleme ve problemli bölgelerdeki ton farklılıklarını giderme her iki kremde de ortak özellik.Bu özellikler zaten bu teknolojinin kalbini oluşturuyor.

BB kremle CC krem arasındaki en büyük fark CC kremin daha hafif yapıda olması ve daha doğal bir cilt tonu vaadetmesi.Zaten CC kremler temelde (Color Control-yani renk kontrölü-) sağladığını adıyla bile ifade etmekte.Bakalım CC kremin etkisi de Türkiye piyasasında BB krem kadar olacakmı.Markaların CC krem konusundaki atılımlarını heyecanla beklemekteyiz,zira bazı ülkelerde DD krem bile piyasaya sunulmuş durumda :)

28 Nisan 2013 Pazar

Ürün İncelemesi # Yenilenen Garnier BB Krem #

28 Nisan 2013 Pazar
Eminim bb kremi duymayan kalmamıştır,fakat ben bugün garnierin yenilenen formüllü bb kreminden bahsetmek istiyorum.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki kıvam olarak eskisinden biraz daha likit bir formu var,fakat bu durum bence artı bir özellik.Bu sayede uygulaması gayet kolay,eşit bir dağılım sağlıyor.
En büyük artısı bence ciltteki doğallığı.Makyaj yapmadığım zamanlarda sadece bb krem ve rimel sürdüğümde çok doğal ve güzel bir görünüm elde ediyorum.
Maybelline Dream Fresh BB krem ve Garnier BB krem benim favorim.Malesef diğer bir çok markanın bb kremi Nivea'nın ki gibi renk seçeneği sunmuyor.Nivea'nın açık tonu bile bana fazlasıyla koyu geliyor ve bariz bir renk farkı oluyor.Bu etkiyi sevmediğimden renk tonu tercihimden dolayı Garnier ve Maybellin'in açık tonlusunu beyaz tenlilere rahatlıkla tavsiye edebilirim.Diğer bir yandan Clinique ve Nivea'nın kapatıcılığı çok daha fazla (bir fondoten kadar olmasada) fakat dedğim gibi daha koyu tonlardaki ciltler için tavsiye ediyorum,ya da yazın bronzer effect vermek içinde tercih edilebilir.
Burada gördüğünüz gibi bileğimin iç tarafına uyguladım ve neredeyse hiç ton farkı yok.Benim cildime en çok uyan bu oldu.Benim bb kremi tercih etmekteki en büyük nedenim spf içeriyor olması,cilde ışıltı ve canlılık vermesi ve doğal bir görünüm sağlaması.Geri kalan diğer özellikler markalara göre çeşitlilik gösterebiliyor.Peki BB krem konsunda sizin tercihiniz ne ? :)

27 Nisan 2013 Cumartesi

Ürün İncelemesi # Bourjois Paris 25 Argent Ombre Far #

27 Nisan 2013 Cumartesi
Bourjois Paris'in metalik renkteki bu farını çok seviyorum, özellikle gece makyajıiçin harika :)
Ben bu farı yurt dışından getirtmiştim fakat burada da var aynısından (ykm ve boyner de görmüştüm sanırım,farklı renkleride var)
Far kutusunun aynalı olması büyük artı,minik fırçası da seyahatte ya da aciliyet gerektiren durumlarda iş görür,fakat günlük kullanım için daha kaliteli bir far fırçası ile kullanmanızı tavsiye ederim.
Elimdeki hali dağılmamış hali olduğundan fazla metalik duruyor ama dağıtarak uygulandığında hafif göz makyajı efekti elde edebiliyorsunuz.Farın kalıcılığı ise gayet iyi.Ayrıca farın bir kaç alt ve üst tonunu alarak ombre uygulamaları da yapabilirsiniz tıpkı ojelerde olduğu gibi :)

26 Nisan 2013 Cuma

Tatlı Krizinin Sonu :)

26 Nisan 2013 Cuma
Tatlı krizi geldiği zamanlarda evde de böyle güzel tatlılar varsa kim hayır diyebilir :)
Arkadaşımın yaptığı kalp şeklinde cookie ler ve yine başka bir arkadaşımın kahvaltıya gelirken aldığı cheesecake sayesinde ben bugün bu durumdayım :)


Bu hareketimi yaza girerken yapılmaması gerekenler başlığı altında da alabiliriz aslında :)
Kendi kendimi kaloriye boğdum resmen :) Neyse uzmanlara göre yenilen bir şeyden pişmanlık duymak yediğimizden alacağımız kalori miktarını arttırıyormuş,o nedenle pişmanlık duymuyor gibi yapıyım :)


25 Nisan 2013 Perşembe

Yaza Gireken Daha Çok Kalori Yakmak İçin Yapmamız Gerekenler

25 Nisan 2013 Perşembe
Yaza girerken,hepimizin harıl harıl kilo vermeye ve forma girmeye çalıştığı şu günlerde bu postu yapmanın tam zamanıdır bence :)
Eğer sizde resimde olduğu gibi aç kalarak zayıflamaya çalışıyorsanız yanlış yoldasınız,işte size basit yöntemlerle metabolizmayı çalıştırmanın ve daha çok kalori yakmanın yolları:)
Şimdiden uayarıyorum uzun bir yazı olacak :)

Öncelikle su içimek çok önemli,sindirimin sağlıklı olması için vücudun bol miktarda suya ihtiyacı var.Özellikle ara zamanlarda acıktığınızı hissettiğinizde bir bardak su içmenizi öneriyor uzmanlar,çünkü susuzlukla açlık hissi karıştırılabiliyormuş.Diğer bir yandan içtiğimiz suyun soğuk hatta buzlu olması yine metabolizmayı hareketlendirmek açısından faydalı.Özellikle modellerin kışın bile buzlu su içtikleri söylentisi var ne derece doğru bilemeyeceğim :) Yinede bol miktarda içilen suyun cildi güzelleştirdiği bir gerçek :)
Önemli bir diğer madde kahvaltıyı kesinlikle atlamamanız gerektiği,azda olsa kesinlikle vücuda besin girmesi şart,çünkü günün ilk öğünüyle birlikte metabolizma harekete geçer ve daha uzun süre çalışmış olur.Kahvaltıda  ağır yiyecekler yemekten kaçının,mümkünse gün içerisinde size enerji verecek ve acıkmanızı engelleyecek gıdalar tercih edin.Örneğin yumurta protein açısından zengin ve tok tutan bir gıda aynı şekilde bir bardak sütte aynı özelliklere sahip.Bu tür besinleri tercih edebilirsiniz.
Öğün aralarında açlık hissettiğinizde sevdiğiniz bir müziği dinlemek bazen etkili olabiliyormuş,çünkü yemek yendiğinde hissedilen mutlulukla,müziğin beyinde etkilediği bölge aynıymış.Böylelikle yemekten olmasa da dinlediğiniz güzel bir müzikten doygunluk hissetmeniz mümkünmüş.Bu maddeyi acilen denemeliyim çok enteresan geldi doğrusu :)
Başka bir şeylerle meşgulgen,ayaktayken ya da televizyon seyrederken bir şey yememeniz tavsiye ediliyor bu da bu tür işlerle uğraşırken beynimizin tokluk hissini algılamakta çok gecikiyor olması.Yani normalde bir porsiyonla doyacaksanız televizyon karşısında bu iki hatta üç porsiyona çıkabiliyor.
Greyfurtun metabolizmayı harekete geçirmek için mucizevi bir özelliği olduğunu öne sürüyor uzmanlar.İçerisinde çok yüksek miktarda lif var, kalorisi az ve yağ yakan enzimleri içeriyor. Ek olarak insülini düşürüyor. Yapılan bir çalışmada günlük öğünden hiç bir şey çıkarmadan sadece her yemekte bir greyfurt yemek ya da bir greyfurtun suyunu içmenin haftada 1 kilo verilmesini sağladığı ortaya çıkmış.Ne derce doğru bilinmez tabi denemek lazım bunuda :)
Acıbiber yemek metabolizmayı harekete geçirmek için inanılmaz bir öneme sahip,yapılan araştırmalara göre acı biber yenildikten yarım saat sonra metabolizma hızla çalışmaya başlıyormuş.
Diğer bir yandan yeşilçayında iştahı bastırma ve metabolizmayı hızlandırma özelliği var,ayrıca içerisindeki bol miktarda kafein zihnimizi ve bedenimizi zinde tutmaya yardımcı oluyormuş.

 Zinde kalmak ve metabolizmayı hareketlendirmek için günce ortalama üç fincan yeşil çay içebilirsiniz :)
Ve son olarak gün içerinde yeterince hareket etmeye çalışın.Zaman buldukça açık havada yürüyüş yapın.Unutmayın açık havada yapılan yürüyüş ve sporlar spor salonunda yapılandan daha çok kalori yakmanızı sağlar.

Umarım bu yazdıklarım işinize yarar ve tatil sezonuna kadar herkes istediği kilolara kavuşmuş olur :)

20 Nisan 2013 Cumartesi

Ne Umdum Ne Buldum;Tanaçan Makyaj Fırçası Rezaleti

20 Nisan 2013 Cumartesi
Şimdiye kadar alıpta böylesine pişmanlık duyduğum,bu kadar berbat bir ürün olmamıştı çook uzun zamandır.Gelin görün ki tanaçan kozmetiğin makyaj fırçası bana bunu yaşattı.Fırçanın kılları o kadar kalitesiz ve sert ki sanırsınız insan yüzüne sürmek için değil başka bir amaç için yapılmış.İlk kullanışımda fırçadaki kıl dökülmesi ve sertliğini saf bir düşünceyle yeni olmasına falan bağladım.Lakin yok öyle bir şey.Fırçayı yumuşar belki diyerek makjaj fırçası temizleyiciyle bir güzel yıkadım fakat ne fırçada bir yumuşama oldu ne kılların dökülmesinde bir azalma.Fırçanın bütün makyaj malzemesini yuttuğundan bahsetmiyorum bile,ki bu kalite karşısında o özellik önem teşkil etmede 2.sıraya düştü bile.


Onu geçtim dandik bir kozmetikten 5tl ye alabileceğiniz bir makyaj fırçasının beşte biri kalite bir ürün değil.Yüzüme sürersem sivilce,tahriş vb.yapmasından korktuğum için bir daha da kullanmadım,zira fırça at kılı gibi sert :( 


Paranın boşa gittiğine mi yanarsın hayal kırıklığınamı artık.Markanın diğer ürünleri için ne kadar ön yargısız olabilirim bundan sonra bilmem ama, Tanaçan Kozmetik makyaj fırçası klasında benim gözümde bitmiştir.

18 Nisan 2013 Perşembe

Bicoloured Nails :) Rapsodi 339 & 340 Numara

18 Nisan 2013 Perşembe
Bugün çok güzel iki rengin birleşimi bir manikürle karşınızdayım :) Rapsodinin 339 ve 340 nolu ojelerini kullandım.



Renkler tek başlarına sürüldüklerinde de çok hoş duruyor,ama ben bu iki tonu birlikte kullanmayı çok seviyorum.cıvıl cıvıl enerjik bir duruşu var.


Daha önce de söylediğim gibi kağıt bantı ikinci kat ojenizin kuruduğundan emin olana kadar kesinlikle çıkarmayın :)


Eğer bu tonları sevmedim derseniz kendi favori iki renginizle benim bicoloured nails akımıma katılabilirsiniz :)

11 Nisan 2013 Perşembe

Kalanchoe (Kalanşo) Bitkisi Bakımı

11 Nisan 2013 Perşembe
Bu çiçeği sevmemin en büyük nedeni kuşkusuz dayanıklılığı.Ben bu kadar mücadeleci bir çiçek görmedim hayatımda,ondan vazgeçtiğim zamanlarda bile o yaşamaktan vazgeçmedi hiç.Ve bu baharın gelmesi ile yine çiçeklendi :) 
Bana göre bu çiçek, bol ışık alan havadar yerleri seviyor.Tek kötü yanı,bitkinin inanılmaz büyüme potansiyeli.Son zamanlarda dalların yanlara saçaklanmasının önünü alamıyordum adeta ve bu durum saksıda kötü ve dağınık bir görüntü oluşturuyordu.
Bu duruma ben şöyle bir çözüm buldum,bitkiyi yanlara doğru saçaklanan her bir dalını bahçe makası yardımı ile kestim (boğumlarından) daha sonra bir kavanoz su içerinde beklettim çok uzun bir zaman (bir ay kadar).Daha sonra yavaştan köklenmeye başlayınca saksılara diktim.Dikerken köklerin tabana çok yakın olmamasına dikkat ettim.Böylece bitkimide çoğaltmış oldum.
Şu an görüldüğü üzere Kalanchoe'm gayet sağlıklı durumda ve bol bol çiçek açtı :)


Normalde Kalanchoe çok su isteyen bir bitki değil,hatta sık sık bitkinin toprağının kurumasına izin vermelisiniz.Unutmayın bu bitki susuzluktan değil çok sulamadan zarar görür.Ve şunuda vurgulamalıyım kı Kalanchoe'nin nem ihtiyacı yok denecek kadar azdır o nedenle orkide vb. bitkiler gibi yaprakalrına su sıkmayın bu bitkinin çürümesine neden olur.
Ancak bitkinin toprağı çok kuruysa ve hava sıcaksa yaprakalar bir miktar nemlendirilebilir. 
Pembe,kırmızı,sarı,beyaz vb. bir çok renk çeşidi ve türü vardır.


8 Nisan 2013 Pazartesi

ÖSYM'nin Sınavla İmtihanı:ÖSYM Box :)

8 Nisan 2013 Pazartesi
Pazar günün YDS'ye giren ev arkadaşımla birlikte sınava girenlere verilen ÖSYM Box bu yıl kalitesiyle göz doldurdu adeta :)



Tecrübe ve gözlemlerimiz sonucu bu yıl dandik beyaz,iz bırakan silginin yerini piyasadaki en iyi silgilerden biri olan Faber Castel'in mavi sınav silgisi almış.
Kaliteli plastik kutu da yine bu seneki değişimler arasında.Kalemin üzerindeki "Emeğiniz emanetimizdir" yazısı bana göre çok manidar.Özellikle de yıllardır sınavlarda yaşanan rezilliklerden sonra (o rezillikleri bilenler bilir zaten ösym de bilir o nedenle detaya girmeye gerek yok bence)

 
Yine de gelecek sene için ÖSYM'ye seslenmek istiyorum.Şu sahte mesajlar verdiğiniz kalemleri bırakın da güzel bir uçlu kalem koyun şu kutuya.İnsanlar rahat rahat çözsün sorularını.

3 Nisan 2013 Çarşamba

2 Nisan 2013 Salı

Devlet Opera ve Balesi # Harem #

2 Nisan 2013 Salı
1 Nisan'da sezon sonu temsilini yapan Harem,tek kelimeyle müthiş bir bale gösterimiydi :)
Ama benim bu gece için en büyük alkışım kesinlikle orkestraya :)
Klasik Türk müziğini yer yer hareketli yer yer duygulu harika bir şekilde harmanlamışlar,yapanların ellerine sağlık :)


Kostümler ve sahne tasarımı da gayet güzeldi.Özel olarak ikinci perdenin açılış dansı vardı ki nefesimi kesti adeta :) 

Harem, 1998 yılında Merih Çimenciler tarafından Osmanlının 700. yılı nedeniyle klasik Türk müziği üzerine iki perdelik bale eseri olarak tasarlandı. Bu eser günümüze kadar yaptığı temsillerde yurt içinde ve yurt dışında seyirciden yoğun ilgi gördü. Ülkemizi başta Shanghai Expo, Dortmund Staatsoper olmak üzere pek çok ülkedeve prestijli turnede başarıyla temsil etti. Dortmund Staatsoper, Harem’i repertuarına alarak tarihinde ilk kez bir Türk bale eserine yer verdi. Ayrıca Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı ve Sait Halim Paşa Yalısı gibi tarihimekanlarda sahnelenen ilk Türk balesi oldu ve Harem, günümüzde hala gösterilerini kapalı gişe oynayarak sürdürmektedir.
Harem
Öykü Osmanlı sarayındaki iktidar mücadelesi ve birbiriyle savaşan güçlerin eylemleriyle yazgıları belirlenen genç kadınların yaşadığı Harem’deki entrikaları anlatmaktadır. Bu öyküde mutlak ve herşeye kadir olması gereken bir Padişah vardır. Ancak zayıf bir kişidir ve yaşamını sürdürmesi de bilfiil annesi tarafından tehdit edilmektedir. ZiraValide Sultan onu kendi tutkularını gerçekleştirmede bir engel olarak görmekte, tüm gücü şahsına toplayabilmek için elinde kolaylıkla oynatacağı ve arkasına saklanacağı genç bir torunun tahta çıkmasını tercih etmektedir.



Yaratıcı Kadro
Reji ve Koreografi: M.Bahar Çimenciler
Dekor ve Kostüm: Alexander Vasıllıev
Dekor Uygulama: Gürcan Kubilay
Işık: A.Tahsin Çetin
Padişah: O.Murat Spence, İ.Eren Keleş
Gülbeden: Arzu Kıran, E.Gözde Aktar, Özge Başaran
Kösem Sultan: Almula Ersoy, Sanem Ergüler, Selin Sezer, Özge Onat
Çeşmidil: E.Gözde Aktar, H.Mine İzgi, Güleycan Bilaloğlu
Kemal: Emre Güler, İ.Eren Keleş, Kuzey Kıyıcan
Ressam: Kadir Okurer, Alican Güçoğlu, A.Uluç Aytan
Harem Ağası: A.Hakan Odabaşı, M.Mert Kocaay
Baş Cariye: H.Mine İzgi, C.Ezgi Odabaşı
Cariyeler: Müge Gündüz, Sevim Başol, Evrim Bakırcı, C.Ezgi Odabaşı, Bahar Keleş, Özge Al, Şelale Polatkan, Güleycan Bilaloğlu, Özge Onat, Aslıhan Karaca Baysak, Meltem Ayar, Kardelen Zeydanlı, Esra Büyükkayıkçı , Betül Karapolat
Yeni Çeri Solistler: İ.Eren Keleş, Kuzey Kıyıcan, Cansın Alpan, Kadir Okurer
Yeniçeriler: Okan Ceylan, Ziya Oğuzhan, Cansın Alpan, M.Mert Kocaay, Atilla Çoban, Alican Güçoğlu,  A.Cem Şenoğlu, Umut Çaltekin, Hasan Özvar, A.Uluç Aytan, Kadir Okurer, Umut Dedevelioğlu, Ç.Han Öztornacı, Tugay Ak, Y.Ozan Demirbaş
Uygulayıcılar
Repetitör: G.Armağan Davran, A.Volkan Ersoy, Özlem Kuru Kofalı
Kondüvit: Aslı Öngören, T.Murat Saydam, Işınsu Yapıcı

Görseller http://www.dobgm.gov.tr/opera2009/index.html TC.Kültür ve Trizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü sayfasından alınmıştır.Gösterimler hakkında her türlü bilgiye ilgili siteden ulaşabilirsiniz.